Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kriminal tipler sokakta dolaşmamalı

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Küme Toplantısı’nda konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

Sözlerimin çabucak başında geçtiğimiz günlerde sel felaketiyle sarsılan Bosna Hersek’e geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Felaket haberini alır almaz AFAD’ımızı TİKA’mızı çabucak harekete geçirdik. Bosnalı kardeşlerimizi bu güne kadar olduğu üzere bundan sonra da yalnız bırakmayacağız. Ulaştırma bakanımız, durumu yerinde incelemek üzere bölgeye hareket etti. Bosnalı kardeşlerimizi yalnız bırakmayacağız. Merhum Aliya’nın bizlere bıraktığı emanete sahip çıkmayı sürdüreceğiz.

Rahmetli Erbakan hocamızın yol arkadaşı Recai Kutan ağabeyi de burada rahmetle yad ediyorum. Her vakit hayırla anılacaktır. Bizde kendisini her vakit şükranla yad edeceğiz.

Dün 6-8 Ekim olaylarının 10. yıl dönümüydü. Kobani mazeretiyle kışkırtılan bu menfur olaylarda 2 emniyet görevlimiz şehit oldu. 35 kişi hayatını kaybetti. 761 insanımızda yaralandı. Olaylar sonucunda çok sayıda konut, iş yeri, okul, kütüphane ve kültür merkezi ziyan gördü. Muhtaçlık sahiplerine kurban eti dağıtırken katledilen Yasin Börü ve arkadaşlarına yapılan canilikleri unutamayız. 6-8 Ekim olaylarında rolü olanlar mahkemelerde hesabını vermiş, cezaya çarptırılmıştır. O devir emperyalistlerin bölgesel planlarına alet olanlar bu olaylarla yüzleşme yüreklerini hala gösteremedi. 6-8 Ekim olaylarına oy uğruna şaşı bakan dönemin CHP yönetimi şimdi nedamet göstermedi.

Şiddete ve teröre asla yer olmadığını herkesin anlaması gerekiyor. Bir elinde silah olarak siyaset yapılmaz. Türkiye Yüzyılı’nda şiddetle ortasına uzaklık koyan anlayışa elbette yer vardır lakin sırtını dağa yaslayan terör siyasetine asla yer yoktur.

Sayın Devlet Bahçeli’nin dün yaptığı açıklamaları takdirle karşılıyor, 85 milyonun kardeşliği açısından bedelli buluyoruz. Beklentimiz, hiçbir ayrım yapmadan meclisteki tüm siyasi partilerin de bu yaklaşımla hareket etmesidir.

7 Ekim’de İsrail’in Gazze’ye başlattığı taarruzların 1. yıl dönümünü geride bıraktık. 50 bin kardeşimiz şehit edildi. Gazze’de 1,9 milyon kişi, Lübnan’da 1,3 milyon insan yerlerinden edildi.

Hemen her gün yeni bir eşiğin aşıldığı bu tansiyonu yakından takip ediyor, milletimizin güvenliği için tüm önlemleri alıyoruz. Yangına akaryakıt dökenlerden değil, söndürmeye çalışanlardan olduk. Türkiye yapılmak istenenin farkında. Kesin maksadın ne olduğunu görebiliyoruz.

Toplantı sonrası CHP Genel Lideri’nin yaptığı açıklamaları esefle karşıladık. Tüm bölge ateş çemberinden geçiyor, Sayın Özel’den daha olgun bir tutum beklerdik. Varsın onlar hayal dünyalarında yaşamaya devam etsin, biz Türkiye’nin güvenliğinden taviz vermemeye devam edeceğiz.

Bölgemiz ve topraklarımız üzerinde ameliyat yapılmasına müsaade vermeyeceğiz. Açık ve net söylüyorum. Vadedilmiş topraklar hezeyanının varacağı yer büyük bir hüsran ve hezimet olacaktır. Bir yıl evvel İsrail’in devlet olmak ile terör örgütü olmak ortasında bir tercihle karşı karşıya olduğunu söz etmiştim. İsrail bir siyonist terör örgütüdür. Gazze kasabı siyonist Netanyahu’nun ABD Kongresi’nde ayakta alkışlayanları tarih affetmeyecektir. Tarihin gerçek tarafında olan ülkeler de oldu. Onlarla her vakit bir arada olacağız. İnsanlık cephesinde yer alan tüm halkları yürekten tebrik diyorum. Filistinli kardeşlerimiz için hürriyet ve adalet istiyoruz. Allah’ın müsaadesiyle tek başımıza kalsak dahi atalarımızdan tevarüs ettiğimiz asil duruşumuzu asla bozmayacağız. Zalimler karşısında susmayacak, zulme istek göstermeyeceğiz. Filistinli Lübnanlı kardeşlerimize dayanışma iletilerimizi gönderiyoruz. İnsani yardımlarımızı daha da artıracağız.

Pazartesi yaptığımız merkez şura toplantısı bu olayları enine uzunluğuna değerlendirip milletimizin sesine kulak vererek bu çerçevede kimi değerli adımlar atma kararı aldık. İnsanlarımızın sokakta, konutunda, iş yerinde hiçbir kaygı duymadan hayatını inançla sürdürebilmesini sağlamak için ne gerekiyorsa yapacağız. Onlarca kriminal cürüm kaydı olanların ortalıkta dolaşması herkes üzere bizi de rahatsız ediyor. Emniyet içinde bir zafiyet varsa neşteri vurup bunu gidereceğiz. Adalet sitemize tıkandık varsa yanlışlık varsa neşteri vurup Allah’ın müsaadesiyle onu da tahlile kavuşturacağız.

Suçu önlemeden hatayla ve suçlularla uğraşa, yargılamalardan infaz ve ıslah sistemimize, nerede boşluk varsa kesinlikle hal yoluna koyacağız. Makul cürümlerde infaz kararlarının, alınan cezanın yüzde 10’u cezaevinde geçirildikten sonra işlemeye başlaması sağlanacaktır. Mesela 5 kabahat kaydı olan birinin, öbür davalarının bitip sabıka kaydına işlenmesi beklenmeden tutuklu yargılanmasının önü açılacak. Tutukluluk mühleti, kişinin işlediği cürümler ve alacağı cezalarla orantılı belirlenecek. Bu konu toplum vicdanını yaralayan makul hatalar için geçerli olacak.